Dava arkadaşlığı nedir, Dava arkadaşlığı türleri, ihtiyari dava arkadaşlığı nedir, zorunlu dava arkadaşlığı nedir? İhtiyari dava arkadaşı olmanın sonuçları nelerdir, hangi hallerde mecburi dava arkadaşlığı söz konusu olur?

DAVA ARKADAŞLIĞI

Dava arkadaşlığı nedir, Dava arkadaşlığı türleri, ihtiyari dava arkadaşlığı nedir, zorunlu dava arkadaşlığı nedir? İhtiyari dava arkadaşı olmanın sonuçları nelerdir, hangi hallerde mecburi dava arkadaşlığı söz konusu olur?

YAZININ İÇERİĞİ: Dava arkadaşlığı nedir, Dava arkadaşlığının türleri, ihtiyari dava arkadaşlığı nedir, zorunlu mecburi dava arkadaşı nedir? İhtiyari dava arkadaşı olmanın sonuçları nelerdir, hangi hallerde mecburi dava arkadaşlığı söz konusu olur? Zorunlu dava arkadaşı olmanın sonuçları nelerdir?

DAVA ARKADAŞLIĞI

Davada iki taraf bulunur. Bu taraflar ise davacı ve davalıdır. Ancak kanunumuz bazı hukuk politikasına ilişkin zorunlu sebeplerle, bazen de uyuşmazlığın çözümünü kolaylaştırmak için ihtiyari sebeplerle tarafların çokluğunu ön görmüştür. Tarafların çokluğundan anlamamız gereken ise, bir davada davalı taraf veya davacı taraf birden çok kişiden oluştuğu durumlardır. Medeni usul hukukumuzda ise tarafların birden çok kişiden oluşması durumu dava arkadaşlığı olarak adlandırılmıştır.

Dava arkadaşlığını teorikte subjektif dava birleşmesi olarak görmemiz mümkündür. Davalarda her ne kadar birlikte hareket edildiğini görsek de davalar birbirinden bağımsız olarak sonuçlandırılır.

Dava arkadaşı kurumu, mecburi (zorunlu) ve ihtiyari dava arkadaşlığı olarak ikiye ayrılmaktadır.

İHTİYARİ DAVA ARKADAŞLIĞI

İhtiyari dava arkadaşlığı, 6100 sayılı HMK’nun 57. Maddesinde ele alınmıştır.  Buna göre üç farklı durumda ihtiyari dava arkadaşlığının mümkün olduğundan bahsedilmiştir. Bu durumlar aşağıda sıralanmıştır:

  • Davacılar veya davalılar arasında dava konusu olan hak veya el birliği ile mülkiyet dışındaki başka bir sebepten dolayı ortaklık durumunun varlığı. (elbirliği ile mülkiyet olursa zorunlu dava arkadaşı)
  • Ortak bir işlem sonucunda hepsinin yararına bir hak yahut yükümlülük doğması.
  • Davaların temelini oluşturan vakıaların ve hukuki sebeplerin aynı veya birbirine benzer olması.

İhtiyari dava arkadaşlığında dava arkadaşları bir dilekçe ile her davacı için istenen alacak miktarı ayrı ayrı belirtilerek davalarını birlikte açabilirler. Ancak dava açılırken her bir ihtiyari dava arkadaşı ayrı ayrı başvurma, peşin, karar ve ilam harcı öder.

İhtiyari dava arkadaşlığı türünde, aslında dava arkadaşlarının davaları bağımsızdır ve dava arkadaşlarından her biri diğerinden bağımsız olarak hareket eder. Daha basit bir anlatımla, arkadaş sayısı kadar dava sayısının olduğunu ifade edebiliriz. Davaların birleştirilmesinin sebebi aslında usul ekonomisi açısından faydalı olduğudur çünkü davaların tahkikatı ortak yapılır.

İhtiyari dava arkadaşlığı olduğu düşüncesiyle bir dava açılması halinde bu sayılan koşulların bulunmadığı ortaya çıkarsa şayet, o halde mahkeme davaların ayrılmasına karar verir. Aksine durumda, yani yukarıda sayılan üç halin somut olayda bulunması durumunda birlikte açılması gereken davalar ayrı açılmışsa, o halde de mahkeme davaların birleşmesine karar verebilecektir.

İhtiyari dava arkadaşlığının bağımsız olmasının sonuçları nelerdir?

  • Dava arkadaşları kendi iddia ve savunmalarını diğer arkadaşlarından bağımsız kullanabilir.
  • Dava şartları ve ilk itirazlar ayrı incelenir. Bundan kaynaklı olarak, bir arkadaşın usuli şartları yerine getirmemiş olmaması diğer arkadaşları etkilemez. Örneğin, zamanaşımı itirazında bulunan kişi yalnızca bu itirazdan yararlanabilir, diğer dava arkadaşları bu durumdan faydalanamaz.
  • Ve nihayetinde davalar hakkında ayrı hüküm verilir. Örneğin; birinin davasını reddederken diğerinin davasını kabul edebilir.
  • Arkadaşlardan sadece birinin istinaf yoluna başvurması halinde ise, istinafın sonuçları sadece başvuran kişi tarafına sonuç doğurur.
  • İhtiyari dava arkadaşlığında, her bir dava arkadaşı bakımından ayrıca bir vekalet ücreti söz konusu olur.

İhtiyari dava arkadaşlığının söz konusu olduğu ilamın nasıl icra takibine konulacağına ilişkin açıklamalar için lütfen buraya tıklayın.

MECBURİ DAVA ARKADAŞLIĞI

Öyle haller vardır ki bu hallerde dava arkadaşı kurumu mecburidir, yani dava arkadaşlarının birisi davacı olduğu halde tek başına dava açamaz; davalı olduğu halde tek başına ona dava yöneltilemez. Eğer dava birlikte açılmamışsa kişilerin davaya dahil olması için hakim süre verir, verilen süre içerisinde dahil olmaması halinde ise dava takip yetki eksikliğinden – talep sonucu hakkında hüküm alabilme yetkisi eksikliğinden  – davayı reddeder. İşte bu duruma zorunlu – mecburi dava arkadaşlığı denir.

Hangi hallerde zorunlu yani mecburi dava arkadaşlığının olacağı HMK madde 59/1’de belirtilmiştir. Buna göre,

“Maddi hukuka göre bir hakkın birden fazla kimse tarafından birlikte kullanılması veya birden fazla kimseye karşı birlikte ileri sürülmesi ve tamamı hakkında tek hüküm verilmesi gereken hâllerde, mecburi dava arkadaşlığı vardır. “

Örneğin, Elbirliği mülkiyetinde ve kira sözleşmesinde birden fazla kiralayan veya kiracı bulunması durumlarında maddi anlamda mecburi dava arkadaşlığı vardır.

Mecburi dava arkadaşlığı çoğunlukla madde 59’da geçen bu maddi hukuk sebebiyle uygulamada görülür fakat aynı zamanda mecburi dava arkadaşlığı halleri şekli sebeplerden kaynaklı da olabilir, bu hallerde davaların ayrı açılması mümkündür, çünkü birlikte hareket etmek zorunda değillerdir. Ama usul hukuku kuralları gereğince birlikte açılması daha caizdir. Örnek vermek gerekirse; soybağının reddi davasının ana ve çocuğa karşı veya ana ve kocaya karşı birlikte açılması zorunludur (TMK md.286). Hizmet tespiti davalarında işveren ve Sosyal Güvenlik Kurumu arasında mecburi dava arkadaşlığı vardır.

Açıklanan bu mecburi dava arkadaşlığı halleri dışındaki tüm dava arkadaşlığı halleri ihtiyaridir.

Mecburi dava arkadaşlığının hüküm ve sonuçları nelerdir?

Mecburi dava arkadaşlığında, İhtiyari dava arkadaşlığında olduğu gibi davalar ayrı kabul edilmez yani tek bir dava olduğu kabul edilir ve mahkeme tüm dava arkadaşları bakımından aynı kararı verir. Davaların aynı kabul edilmesine kanun koyucu aşağıda belirtilen sonuçları bağlamıştır:

  • Dava tüm dava arkadaşları tarafından veya onlara karşı birlikte açılmalıdır.
  • Tasarruf işlemleri dava arkadaşları tarafından birlikte yapılmalıdır.
  • Mecburi dava arkadaşlarından bir kısmı dava açmış ya da bir kısmına karşı dava açılmış ise diğer dava arkadaşlarının bulunması emredici hükmün gereği olduğundan dahil olmaları için ek süre verilir, süre içerisinde dahil olmamaları halinde ise dava, takip yetkisi eksikliğinden davanın reddine karar verilir.
  • Duruşmaya gelmiş olan dava arkadaşlarının yapmış olduğu usul işlemleri, usulüne uygun olarak duruşmaya davet edildiği halde duruşmaya gitmeyen diğer dava arkadaşları için de sonuç doğurur.
  • Dava üzerinde doğrudan sonuç doğuran feragat, kabul ve sulh gibi işlemleri dava arkadaşlarının birlikte yapması zorunludur.
  • İstinaf ve temyiz yoluna dava arkadaşlarının birlikte başvurması gerekir.

HUKUKİ UYARI: www.mesudebusrakucuk.av.tr resmi kaynak değildir. Paylaşılan tüm veriler bilgi amaçlı olup, olası yanlışlıklardan kaynaklı sorumluluk kabul edilmez. Kullanıcılar sunulan bilgileri ve emsal Yüksek Mahkeme kararlarını resmi kaynaklardan teyit etmelidir.


Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir