AVUKAT ALDIĞI HER DAVAYI KAZANMA YÜKÜMLÜLÜĞÜ ALTINDA MIDIR ? AVUKAT DAVAYI KAYBEDERSE MÜVEKKİLDEN ALDIĞI PARAYI ÜCRETİ İADE EDER Mİ? BAKIRKÖY

AVUKAT DAVAYI KAYBEDİNCE MÜVEKKİLDEN ALDIĞI ÜCRETİ İADE EDER Mİ ?

AVUKAT ALDIĞI HER DAVAYI KAZANMA YÜKÜMLÜLÜĞÜ ALTINDA MIDIR ? AVUKAT DAVAYI KAYBEDERSE MÜVEKKİLDEN ALDIĞI PARAYI ÜCRETİ İADE EDER Mİ? BAKIRKÖY

Avukat baktığı davayı kazanma yükümlülüğü altında mıdır, Avukat davayı kaybederse müvekkilinden aldığı ücreti iade eder mi, davayı kaybeden avukata ücret vermesem ne olur, davayı kaybeden avukat ücreti, avukat davayı kaybederse para alır mı gibi sorularınızın cevabı bu yazımızda… 

AVUKATIN GÖREVİ NEDİR?

İlgili Düzenleme: 19.03.1969 tarihli ve 1136 Sayılı Avukatlık Kanunu Avukatlığın mahiyetini tanımlayan AvK madde 1 hükmünde Avukatın, yargının kurucu unsurlarından olan bağımsız savunmayı serbestçe temsil edildiği belirtilmiştir.

Avukatlığın amacı ise; AvK madde 2’de hukuk müspetlerin düzenlenmesi, her türlü hukuki mesele ve anlaşmazlıkların adalet ve hakkaniyete uygun olarak çözümlenmesi ve hukuk kurallarının tam olarak uygulanmasını sağlamak olduğu vurgulanmıştır.

Avukatların görevi ise adli müzaheret bürosu yahut baro başkanı tarafından tayin edilen görevlendirilmeler hariç olmak üzere; iş sahibiyle (müvekkille) aralarında kurulan bir Avukatlık Sözleşmesiyle başlar. Avukatlık Sözleşmesi, avukat ile iş sahibi arasında, avukatın belli bir hukuki yardımda bulunması karşılığında iş sahibinin kural olarak belli bir meblâğı yahut değeri taahhüt ettiği sözleşmedir. 

AVUKATIN, ÜSTLENDİĞİ BİR İŞİN SONUCUNU GARANTİ ETMESİ MÜMKÜN MÜDÜR?

Avukatın; noter kanalıyla iş sahibinin kendisini vekil olarak tayin etmesinden (VEKALETNAME) hemen sonra vekillik görevi başlar.

Ancak avukatın bu görevi kabul etmesi/üstlenmesi yahut iş sahibiyle(müvekkille) bir sözleşme imzalaması kesinlikle, avukatın iş sahibi adına yaptığı bütün hukuki başvurulardan olumlu sonuç alacağı ya da ikame edeceği bir davayı muhakkak kazanılacağı anlamına gelmez. Nitekim hiçbir avukat iş sahibine böyle bir taahhütte bulanamaz. Zira avukatın aldığı bir davayı muhakkak kazanma zorunluluğu/görevi yoktur. Aksi durum zaten mantık dışıdır. Zira avukatlar yargının savunma ayağını temsil eder, karar verici değildir.

Yargının karar verme ayağı mahkeme hakimlerinin elinde olmakla, bir yargı merciinden çıkacak olan kararı avukatın tecrübelerinden kaynaklanarak öngörmesi dışında kesinlikle bilmesi ve böyle bir sonucu müvekkile garanti etmesi mümkün değildir.

İş sahibi tarafından avukata verilen bir görevin sonucunu avukatın garanti edemiyor olması; AVUKATLA İŞ SAHİBİ ARASINDA İMZALANAN sözleşmenin niteliğinin Eser Sözleşmesi olmamasıyla da açıklanabilir. Avukat yüklendiği görevi AvK madde 34 çerçevesinde görevin kutsallığına yakışır bir şekilde özen, doğruluk ve onur içinde yerine getirerek ve avukatlık unvanının gerektiği saygı ve güvene uygun biçimde davranarak ve Türkiye Barolar Birliğince belirlenen meslek kurallarına uyarak yerine getirmelidir. Bu haliyle avukat ve iş sahibi arasındaki sözleşme 6098 sayılı kanunda yer alan Vekalet Sözleşmesinin özel bir türü olarak karşımıza çıkmaktadır.

Avukat, iş sahibini bir vekil gibi kanunlara uygun olarak temsil ettiyse artık ücrete hak kazanmıştır, işin sonucu ne olursa olsun örneğin müvekkil tarafından avukata ikame etmesi için verilen bir dava (avukatın kusurlu olduğu haller dışında) kaybedildiğinde dahi avukat aldığı ücreti iş sahibine iade etmek mecburiyetinde değildir.

AVUKAT DAVAYI KAYBEDERSE MÜVEKKİLDEN ALDIĞI PARAYI / ÜCRETİ İADE EDER Mİ? 

Avukat yüklendiği bir işi özenli ve güvene uygun şekilde ifa ederse yani üstlendiği göreve ve görevle alakalı dosyanın bulunduğu aşamaya uygun olarak avukat tarafından danışmanlık verilirse, dilekçe yazılırsa, dosya takibi yapılırsa, düzenli duruşmalara girilirse ve işin gerektirdiği diğer tüm hukuki işlemler gerçekleştirilirse; işin sonucu ne olursa olsun iş sahibi (müvekkil) tarafından Avukattan daha fazlasını beklenemeyecektir. Zira Avukatın görev tanımında mal ve hizmet piyasalarında faaliyet gösteren ve hizmet sunan “satıcı” “sağlayıcı”, “girişimci” sıfatına yer verilmediğini söylemekte yarar vardır.

Yani bir avukatın, bir hukuki problem hakkında bilgi isteyen bir iş sahibine yalnızca 1 saatliğine danışmanlık hizmeti dahi vermiş olması, TBB Asgari Ücret Tarifesine göre bir ücrete kanunen hak kazandığı anlamına gelir. Avukat bir ücrete kanunen hak kazanmasına rağmen, iş sahibi tarafından bu ücreti avukata ödenmiyorsa; burada avukat lehine bir haklı istifa sebebi mevcuttur.

Yahut Avukat bir dosyayı hakkıyla takip etmesine rağmen iş sahibi tarafından haksız yere avukatın dosyadan el çekmesi için bir azilname gönderilmişse burada da bir haksız azilname söz konusudur ve avukat ücrete hak kazanır. Bu ücret istifa beyanının iş sahibine ya da azil beyanının avukata ulaşması ile Av.K. m. 174 e göre alınacak ücreti muaccel hale gelir. Zira, azil ve istifa karşı tarafa ulaşması ile hüküm ifade eder.

Emsal Yargıtay Kararlarında da yer aldığı  üzere; Avukatın haksız olarak azli veya haklı olarak istifası halinde avukat; iş sahibi ile aralarındaki sözleşme gereği hesaplanacak ücreti ile karşı yana yargılama gideri olarak yüklenmesi gereken ve iş sahibi ile aralarında aksine sözleşme yok ise avukata ait olan ücreti n toplamından oluşan tam ücreti almaya hak kazanır.


BU YAZILARIMIZ DA İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR:

HUKUKİ UYARI
www.mesudebusrakucuk.av.tr resmi kaynak değildir. Paylaşılan tüm veriler bilgi amaçlı olup, olası yanlışlıklardan kaynaklı sorumluluk kabul edilmez. Kullanıcılar sunulan bilgileri ve emsal Yüksek Mahkeme kararlarını resmi kaynaklardan teyit etmelidir.

Similar Posts

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir