CEZA MAHKEMESİNİN KARARI, AYNI KONU İÇİN HUKUK MAHKEMESİNDE GÖRÜLEN DAVAYA ETKİ EDER Mİ?

CEZA MAHKEMESİNİN KARARI, AYNI KONU İÇİN HUKUK MAHKEMESİNDE GÖRÜLEN DAVAYA ETKİ EDER Mİ?

CEZA MAHKEMESİNİN KARARI, AYNI KONU İÇİN HUKUK MAHKEMESİNDE GÖRÜLEN DAVAYA ETKİ EDER Mİ?

YAZININ İÇERİĞİ: Ceza mahkemesinin beraat ve mahkumiyet kararı hukuk hakimini bağlar mı? Ceza mahkemesince verilen kararlar aynı konu hakkında açılmış hukuk davalarına etkisi nedir? Ceza mahkemesinde alınan bilirkişi raporu sonradan açılan hukuk davasına nasıl etki eder?

Kural, yargı organlarının yani hakimlerin bağımsızlığıdır. Ancak bu kuralın birtakım istisnaları vardır. Buna göre; Anayasa Mahkemesi kararları, Uyuşmazlık Mahkemesi kararları ve direnme kararı ile ilgili olarak Hukuk Genel Kurulu veya Ceza Genel Kurulu kararları kesin olup, bu kararlara hâkim uymak zorundadır.

Bundan başka Türk Borçlar Kanunu’nunda da hakimin bağımsızlığı ilkesine birtakım istisnalara yer verilmiştir. İşte tam da bu noktada ceza mahkemesi kararları sonucunda açılan hukuk davalarında (örneğin tazminat davası), hukuk mahkemesi hakiminin ceza mahkemesi kararı doğrultusunda karar verip vermeyeceği noktasında sorular ortaya çıkmaktadır.

1. CEZA MAHKEMESİNDE VERİLEN BERAAT KARARI, AYNI KONU HAKKINDA GÖRÜLEN HUKUK DAVASINDA HUKUK HAKİMİNİ BAĞLAR MI ?

Ceza yargılaması sonucunda kurulabilecek altı çeşit hüküm türü vardır. Bunlar; beraat kararı, ceza verilmesine yer olmadığına kararı, mahkûmiyet kararı , güvenlik tedbirinin uygulanmasına kararı, davanın reddi kararı ve düşme kararıdır.

Kural olarak, ceza mahkemesi ya da hukuk mahkemesi kararı olması fark etmeksizin kesinleşmiş mahkeme ilamları, hukuk mahkemeleri için kesin delil teşkil eder. Ancak bu kuralın bazı istisnaları vardır.

Türk Borçlar Kanunu’nun ceza hukuku ilişkisinde haksız fiilden kaynaklı borç ilişkilerini konu aldığı 74. Maddesi;

“ Hâkim, zarar verenin kusurunun olup olmadığı, ayırt etme gücünün bulunup bulunmadığı hakkında karar verirken, ceza hukukunun sorumlulukla ilgili hükümleriyle bağlı olmadığı gibi, ceza hâkimi tarafından verilen beraat kararıyla da bağlı değildir.

Aynı şekilde, ceza hâkiminin kusurun değerlendirilmesine ve zararın belirlenmesine ilişkin kararı da, hukuk hâkimini bağlamaz.”

Buna göre hukuk hakimi, ceza yargılaması sonunda verilen beraat kararları ile kusurun bulunmadığını ya da kusurun derecesini belirleyen ve zarar miktarını tespit eden ceza mahkemesi kararları ile bağlı değildir.

Yani, hukuk hâkimi, kusurun bulunmadığını ya da kusurun derecesini tespit eden ceza mahkemesi kararını dikkate almaksızın, hukuk yargılaması sırasında ayrıca, failin işlediği fiil sonucunda ortaya çıkan zararın miktarının ne olduğunu, kusurunun bulunup bulunmadığını ya da failin kusurunun derecesinin ne olduğunu belirleyecektir.

Çünkü cezadaki kusur kavramı (yalnız kasta dayalı) ile hukuktaki kusur kavramı (kast-ihmal-dikkatsizlik-özensizlik-taksir) aynı nitelikte değildir. Bu nedenle, özellikle maddi olgu saptanmadan, kanıt yetersizliği nedeniyle verilen ve kusurun kast çeşidini esas alan ceza mahkemesi beraat kararı hukuk hakimini bağlamayacaktır.

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi’nin 2004/7382 E., 2005/4376 K., 28.04.2005 T. kararı ;

“… BK.nun 53 ncü maddesine ve yerleşik Yargıtay uygulanmasına göre, hukuk hakimi; gerek ceza hakiminin belirlediği kusur oranı ile gerekse delil yetersizliğine davalı beraat kararı ile bağlı değil ise de, sanığın isnat edilen eylemi işlemediğinin kesin olarak tespiti olgusuna dayalı beraat kararı ile ve o eylemin hukuka aykırılığını ve failiyle belirlenen mahkumiyet kararının bu yönleri ile bağlıdır.

Somut olaya gelince, ceza mahkemesince tüplerin boş olarak ele geçmesi ve sanığın aksi sabit olmayan samimi savunması gerekçe gösterilerek beraat kararı verilmiş olmasına rağmen, davalı işyerinde de davacıya marka tescilli 9 adet boş tüpün bulunduğu sabit olup ve ceza mahkemesi beraat kararının içeriği de nazara alınarak, bu kararın hukuk hakimini bağlamayacağının kabulü gerekir.Bu nedenle, mahkemece, yerinde görülmeyen yazılı gerekçe ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru bulunmamıştır…”

Yargıtay 3. Hukuk Dairesi’nin 2017/9866 E., 2017/8146 K., 25.5.2017 T. kararı;

“…Temyize konu uyuşmazlıkta çözülmesi gereken sorun ; ceza mahkemesinin beraat kararının hukuk hakimini bağlayıp bağlamayacağı noktasında toplanmaktadır.

Ceza Mahkemesi kararlarının, Hukuk Mahkemesindeki davaya etkisini düzenleyen TBK’nın 74.maddesinde; (BK. 53) hakimin, zarar verenin kusurunun olup olmadığı, ayırt etme gücünün bulunup bulunmadığı hakkında karar verirken, ceza hukukunun sorumlulukla ilgili hükümleriyle bağlı olmadığı, ceza hakimi tarafından verilen beraat kararıyla bağlı bulunmadığı, aynı şekilde, ceza hakiminin kusurun değerlendirilmesine ve zararın belirlenmesine ilişkin kararının da, hukuk hakimini bağlamadığı düzenlenmiştir.

Bu açık hüküm karşısında, ceza mahkemesince verilen beraat kararı, kusur ve derecesi, zarar tutarı, illiyet gibi esasların hukuk hakimini bağlamayacağı konusunda duraksama bulunmamaktadır.

Hukuk hakiminin ceza mahkemesi kararındaki maddi olgularla bağlılığının ölçüsü; beraat kararında suçun sanık tarafından işlenip işlenmediğinin kesin olarak, delilleriyle tespit edilip edilmediğidir. Ceza mahkemesinin, kusurun ve zarar miktarının takdiri hususundaki kararı, yani, fiilin işlendiği sabit olduğu halde, kusurluluğa ya da kusursuzluğa ilişkin saptaması, hukuk hakimini bağlamaz.

Maddi olayları ve yasak eylemleri saptayan ceza mahkemesi kararı, taraflar yönünden kesin delil niteliğini taşır.

Beraat kararının tespit ettiği vakıa bakımından kesin delil teşkil edebilmesi için, beraat kararında o vakıanın mevcut olup olmadığının delillerle kesin biçimde tespit edilmiş olması gerekir.

Buna göre hukuk hakimi, ceza mahkemesinin kusura ilişkin değerlendirmesiyle ve buna etkili tespit edilen olgularla bağlı kalmaksızın, taraflarca ileri sürülen delilleri toplayıp, tümünü birlikte değerlendirerek bir sonuca varmalıdır…”

2. CEZA MAHKEMESİNDE VERİLEN FAİLİN AYIRT ETME GÜCÜNE SAHİP OLUP OLMADIĞINA İLİŞKİN KARAR, HUKUK HAKİMİNİ BAĞLAR MI ?

Hukuk hakimi, failin ayırt etme gücünün bulunmadığını tespit eden ceza mahkemesi kararları ile bağlı değildir.

3. CEZA MAHKEMESİNDE VERİLEN MAHKUMİYET KARARI, AYNI OLAYDAN KAYNAKLI GÖRÜLEN HUKUK DAVASINA NASIL ETKİ EDER ?

Ceza mahkemesince verilen kusurun varlığını tespit eden mahkûmiyet kararı hukuk hâkimini bağlayacaktır. Yani, ceza mahkemesince verilen bir mahkûmiyet kararı ile sanığın kusurlu olduğunun tespit edilmişse artık, hukuk hâkimi, failin tamamen kusursuz olduğu yönünde bir karar verip de davayı reddemez.

Buna göre, davalının ceza mahkemesinin kararıyla kesinleşen eylemlerinin vaki olmadığı, hukuk mahkemesinde tartışma konusu yapılamaz. Sadece bu eylemlerin ne oranda kusuru gerektirdiği incelenebilir.

Yargıtay 15. Hukuk Dairesi’nin 1.10.2007 T., 2006/7446 E., 2007/5841K. kararı;

“…Bu itibarla, mahkemece, ceza davasının sonucu beklenmeli; beraat kararı verildiği ve kesinleştiği takdirde şimdiki gibi hüküm kurulmalı; mahkumiyet halinde ise, hukuk hakimi kusur oranı ile bağlı olmadığından, ilişkinin niteliğine ve oluş şekline göre en düşük kusur oranı üzerinden hesaplanacak ve takdir edilecek bir tazminatın tahsiline karar verilmelidir….”

Yargıtay 4. Hukuk Dairesi’nin 2000/12024 E., 2001/1003 K.05.02.2001 T. kararı;

“… Davalı Ethem, dava konusu olay nedeniyle daha önce Asliye Ceza Mahkemesinde yargılanmış, 2/8 kusurlu bulunarak cezalandırılmasına karar verilmiş ve bu karar kesinleşmiştir.

Borçlar Kanununun 53. maddesi uyarınca hukuk hakimi, ceza mahkemesinin belli bir olguyu saptayan mahkumiyet kararı ile bağlıdır. İncelenen dosyada, olaya özgü olarak ceza mahkemesinin vardığı sonuç maddi olayın açıklığa kavuşturulması ile ilgili bulunduğundan hukuk hakimi ceza mahkemesinde belirlenen kusur oranı ile bağlı değilse de, kesinleşen mahkumiyet kararı karşısında artık davalının kusursuz olduğunu kabul edemeyecektir. Yerel mahkemece bu yön gözetilmeden yazılı şekilde davanın reddine karar verilmesi bozmayı gerektirmiştir…”

4. CEZA MAHKEMESİNDE ALINAN BİLİRKİŞİ RAPORU, SONRASINDA HUKUK MAHKEMESİNDE AÇILAN TAZMİNAT DAVASINA ETKİ EDER Mİ?

Çoğu zaman tazminat davaları sırasında alınan bilirkişi raporu ile, geçmişte aynı olaya ilişkin ceza yargılaması sırasında alınan bilirkişi raporu nun çeliştiğini, failin kusur oranlarının farklı olduğu ile karşılaşırız. Peki bu durumda hukuk hakimi hangi bilirkişi raporunu esas alacaktır?

Yargıtay’a göre, failin kusurunun derecesinin ne olduğu konusunda birbirinden farklı iki ayrı bilirkişi raporu ortaya çıkmış olursa, bu durumda, hukuk hâkimi ya öncelikle bu çelişkiyi giderecek ve çıkacak sonuç duruma göre bir karar verecektir ya da hangi nedenle çelişkiyi gidermeksizin sadece hukuk davası sırasında alınan bilirkişi raporuna itibar ettiğini, gerekçesinde açıkça ortaya koymak şartıyla, çelişkiyi gidermeksizin kararını verecektir.

Yargıtay 10. Hukuk Dairesi’nin 2018/1287 E., 2018/3058 K., 5.4.2018 T. kararı;

“… Davalı şirket vekili sıfatı ile ….. hakkında, inşaat sorumlu mühendisi …. hakkında ve inşatta kalfa …. hakkında açılan ceza davasında, …. hakkında kusuru bulunmadığından beraat, kalıp ustası ….. hakkında asli kusurlu bulunduğundan hükmün açıklanmasının geri bırakılması, ….. hakkında tali kusurlu bulunduğundan hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verildiği ve bu kararların kesinleştiği, ölen işçinin ise asli kusurlu olduğunun tespit edildiği ceza yargılamasındaki kusur oranları gözetilmeksizin bilirkişi incelemesi yapılmış ve hükme esas alınmıştır. Mahkemece ceza davasında kusur verilen ve kararları kesinleşen sanıkların kusur durumlarını da irdeleyen bilirkişi raporu alınmaksızın yetersiz bilirkişi raporuna göre hüküm tesisi eksik inceleme ve değerlendirmeye dayalı olduğundan karar bozulmalıdır.

Mahkemece; ceza davasında alınan tüm bilirkişi raporu kusur verilen kişilerin sıfat ve görevleri işveren vekillikleri irdelenmek ve rücu dosyası içindeki raporlar ile ceza davası bilirkişi raporları arasındaki çelişki giderilmek suretiyle konusunda uzman bilirkişi heyetinden alınacak kusur raporu sonuca göre bir karar verilmelidir…”

5. CEZA MAHKEMESİNCE VERİLEN HÜKMÜN AÇIKLANMASININ GERİ BIRAKILMASI (HAGB) KARARI HUKUK HAKİMİNİ BAĞLAR MI?

Bu soruyu cevapladığımız yazımıza ulaşmak için buraya tıklayınız.


HIZLI İLETİŞİM


BU YAZILARIMIZ DA İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

HUKUKİ UYARI: www.mesudebusrakucuk.av.tr resmi kaynak değildir. Paylaşılan tüm veriler bilgi amaçlı olup, olası yanlışlıklardan kaynaklı sorumluluk kabul edilmez. Kullanıcılar, sunulan bilgileri ve emsal Yüksek Mahkeme kararlarını resmi kaynaklardan teyit etmelidir.

Similar Posts