İSİM DEĞİŞİKLİĞİ DAVASI VEKALETNAMESİ

İSİM DEĞİŞİKLİĞİ DAVALARINDA ÖZEL YETKİLİ VEKALETNAME

İsim değişikliği davası açacaklar, dikkat !

İsim değişikliği, kişiye sıkı sıkıya bağlı bir haktır. Müvekkili adına bu davayı ikame edecek avukatlar, müvekkillerinden yani davacı asilden muhakkak özel yetkili vekaletname almalıdırlar.

Bu anlamda genel vekaletnameye “nüfus davaları açmaya, isim soy isim değişikliği davası açmaya yetkili” ibarelerinin eklenmesi, söz konusu vekaletname nin niteliğinin “özel yetkili” olmasını sağlayacaktır.

Aşağıda görülecek Emsal Yargıtay Kararlarında, kişiye sıkı sıkıya bağlı bir hak olan isim değişikliğinin genel vekaletname ile vekil tarafından açılmasının mümkün olmadığına dair hükümler yer almaktadır.

Yalnız önemle belirtmekte fayda var ki; genel vekaletname ile isim değiştirilmesi dava açılması halinde huzurdaki dava derhal reddolunmaz. İlgili vekile, dava dosyasına özel yetkili vekaletname ibraz etmesi için süre verilmelidir.

İlgili avukat bu süre içinde dava dosyasına yine özel yetkili vekaletname sunamazsa şayet, bu halde de davacı asil bir dilekçe vasıtasıyla yahut bizzat duruşmada hazır olarak özel yetkisi bulunmayan avukatının ikame ettiği davaya ve yapılan işlere onay verdiğini açıklarsa, davaya devam olunur ve mahkeme bu durumda artık dosyanın esasına girmelidir. 

T.C. YARGITAY 18. HUKUK DAİRESİ’NİN 4.2.2002 TARİH, 2001/12581 ESAS, 2002/1048 KARAR SAYILI KARARI

İSİM DEĞİŞİKLİĞİ DAVASI ( Kişiye Sıkı Sıkıya Bağlı Bir Hak Olan İsim Değişikliği nin Genel Vekaletname İle Vekil Tarafından Açılmasının Mümkün Olmaması )

GENEL VEKALETNAME İLE DAVA AÇILMASI ( Kişiye Sıkı Sıkıya Bağlı Bir Hak Olan İsim Değişikliği nin Genel Vekaletname İle Vekil Tarafından Açılmasının Mümkün Olmaması) 4721/m.26,27; 1512/m.89; 1587/m.46

DAVA :

Davacı, dava dilekçesinde adının düzeltilmesini istemiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir.

Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:

KARAR : 

Dava, kişiye bağlı haklardan olan isim değişikliği istemine ilişkindir. Dava dilekçesine ekli vekaletname genel nitelikte olup, vekil eden Mehmet Ş’in adının Muhammet Ş. olarak değiştirilmesi konusunda özel bir yetkiyi içermemektedir. Vekilin, kişiye sıkı sıkıya bağlı kişilik haklarıyla ilgili böyle bir davayı açabilmesi için vekaletname sinde özel bir yetkinin bulunması gerekir.

Mahkemece, genel vekaletname ile dava açan avukata özel yetkiyi içeren vekaletnamesini ibraz etmesi için belli bir süre tanımalıdır.

Bu süre içerisinde vekil vekaletnamesini getirmediği ya da davacı asil, bir dilekçe ile veya bizzat duruşmaya gelerek özel yetkisi bulunmayan vekilin açmış olduğu davaya ve yapılan işlere icazet verdiğini bildirmediği takdirde davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesi gerekirken, bu şekilde açılan davaya bakılıp esas hakkında hüküm kurulması doğru görülmemiştir.

SONUÇ : 

Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK’nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, 4.2.2002 gününde oybirliğiyle karar verildi

T.C. YARGITAY 18. HUKUK DAİRESİ’NİN 17.3.2003 TARİH, 2003/476 ESAS VE 2003/1884 KARAR SAYILI KARARI

İSİM DEĞİŞİKLİĞİ ( Avukata Verilen Vekaletname de Özel Yetki Bulunması Gereği )

KİŞİYE BAĞLI HAKLAR ( İsim Değişikliği – Vekilin Özel Yetkili Vekaletname İle Davayı Açabileceği )

ÖZEL YETKİLİ VEKALETNAME (Kişiye Bağlı Haklar– İsim Tashihi Davası İçin Gerekli Olduğu ) 4721/m. 271086/m. 6263

DAVA : 

Dava dilekçesinde ad ve soyadın değiştirilmesi istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulü cihetine gidilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir.

Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:

KARAR : 

Dava, kişiye bağlı haklardan olan ad ve soyadın değişikliği istemine ilişkindir. Dava dilekçesine ekli vekaletname genel nitelikte olup, vekil eden davacı Fikri’nin nüfus kaydında “Fikri” olan adının “Kadir” ve “Zümrüt” olan soyadının ise “Çetin” olarak değiştirilmesi konusunda özel bir yetkiyi içermemektedir.

Vekilin, kişiye sıkı sıkıya bağlı kişilik hakları ile ilgili böyle bir davayı açabilmesi için vekaletname sinde özel bir yetkinin bulunması gerekir.

Bu durumda mahkemece, genel vekaletname ile dava açan avukata dava konusu işle ilgili özel yetkiyi içeren vekaletnamesini ibraz etmesi için belli bir süre tanınmalıdır.

Bu süre içerisinde vekil vekaletnamesini getirmediği ya da asil bir dilekçe ile veya bizzat duruşmaya gelerek özel yetkisi bulunmayan vekilin açmış olduğu davaya ve yapılan işlere icazet verdiğini bildirmediği takdirde davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesi gerekirken, bundan zuhul ile davaya bakılıp esas hakkında hüküm kurulması doğru görülmemiştir.

SONUÇ : 

Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar göz önünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.’nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, 17.3.2003 gününde oybirliğiyle karar verildi.

T.C. YARGITAY 18. HUKUK DAİRESİ’NİN 5.10.2006 TARİH, 2006/6467 ESAS VE 2006/7395 KARAR SAYILI KARARI

NÜFUS KAYDININ TASHİHİ DAVASI ( Kişiye Sıkı Sıkıya Bağlı Haklardan Olan Soyadı Değişikliği Davasının Vekil Aracılığı ile Açılabilmesi için Vekile Verilen Vekaletnamede Özel Yetkinin Olmasının Gerekmesi )

ÖZEL YETKİ GEREKEN DAVANIN GENEL VEKALETNAME İLE AÇILMASI

DAVANIN AÇILMAMIŞ SAYILMASI ( Özel Yetki Gerektiren Davanın Genel Vekaletle Açan Vekil Özel Yetkili Vekaletnamesini Getirmediği veya Asillerin Açılan Davaya ve Yapılan İşlemlere İcazet Vermediği Takdirde Davanın Açılmamış Sayılmasına Karar Verilmesinin Gerekmesi ) 5490/m.35 4721/m.25

DAVA : 

Davacı vekili dava dilekçesinde davacının adının “Samet” olarak değiştirilmesini ve 30.5.1974 olan doğum tarihinin de ay ve günü baki kalarak 1977 olarak düzeltilmesini istemiştir. Mahkemece davanın kısmen kabulü ile davacının adının “Samet” olarak değiştirilmesine, doğum tarihin düzeltilmesi talebinin ise reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.

Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:

KARAR : 

Dava dilekçesinde, davacının adının “Samet” olmasına karşın yanlışlıkla nüfus kaydına “Semet” olarak yazıldığı bildirilerek “Semet” olan adının “Samet” olarak değiştirilmesini ve 1974 olan doğum yılının da 1977 olarak düzeltilmesi istenilmiştir.

Dava dilekçesine ekli vekaletname genel nitelikte olup, vekil eden davacının isim değişikliği konusunda özel bir yetkiyi içermemektedir. Kişiye sıkı sıkıya bağlı haklardan olan soy isim değişikliği davasının vekil aracılığı ile açılabilmesi için vekile verilen vekaletname de özel yetki olması gerekir.

Bu durumda mahkemece genel vekaletname ile dava açan vekile dava konusu işle ilgili özel yetkiyi içeren vekaletnamesini ibraz etmesi için belli bir süre tanınmalıdır.

Bu süre içerisinde vekil vekaletname sini getirmediği yada asiller dilekçe ile veya bizzat duruşmaya gelerek özel yetkisi bulunmayan vekilin açmış olduğu davaya ve yapılan işlere icazet verdiğini bildirmedikleri takdirde davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesi gerekirken esas hakkında hüküm kurulması doğru görülmemiştir.

SONUÇ : 

Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 05.10.2006 gününde oybirliğiyle karar verildi.

***

İsim Değişikliği Davalarıyla özel olarak ilgilenen İsim Değiştirme Avukatı na, çalışmalarımızı yürüttüğümüz Bakırköy/İstanbul adresindeki ofisimizde görüşme sağlayabilirsiniz. Buraya tıklayarak iletişim adreslerimizden bize ulaşın.

İsim Değiştirme Davası Nedir, Nasıl Açılır, Ne Kadar Sürer ? Buraya tıklayın.

İsim Değiştirme Davası Kaç kere Açılabilir ? Buraya tıklayın.

Similar Posts

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir